|
||
TEKBİRİN SESSİZ ÇIĞLIĞI! | ||
TEKBİRİN SESSİZ ÇIĞLIĞI! Yazar Muhammet Binici, Kartal’daki bir kafede Cuma Tekbiri çağrısıyla başlayan gerilimi kaleme aldı. 300 kişilik kalabalıkta yalnızca iki masadan ses yükseldi. Kafe sahibi ise “Burada böyle tekbir getiremezsiniz” diyerek müdahale etti. Binici, yaşananları tarihsel örneklerle yorumlayarak şu uyarıda bulundu: “Bugün Filistin alınır, yarın sıra bize gelir.” | ||
GÜNDEM Haberi | ||
![]() |
||
|
||
Dün, Cuma’nın bereketli saatleri. Özellikle Kartal’da adı; kuzine mi? Kuzey mi? Kuzen mi? Çok da önemli değil, kalabalığıyla bilinen bir kafeyi seçtim. Saat 21.45 civarı. Samsung-Galatasaray maçı var ekranda. Kafe tıklım tıklım dolu. Her faul, her ofsayt, her korner bir bahis anlamına geliyor. Gençlerin çoğu telefonlarına gömülmüş, yüzlerinde ekran ışıkları. Nargileler fokur fokur, çaylar servis edilmiş, kahkahalar havada uçuşuyor. Kimisi oyunun başında, kimisi bahisle zevkine zevk katıyor. Gamsızlık bir yaşam biçimi olmuş sanki. Saat 22.00'ye yaklaşıyor. Yanımdakilere döndüm ve dedim: Bir anlık sessizlik oldu. “Hadi!” dediler.
Ben bir daha:
Sadece iki masalık bir ses yükselmişti 300 kişilik kalabalıkta. Geri kalanlar ya kulaklarını tıkadı ya da kafalarını çevirdi. Kimse dönüp bakmadı bile. Bazıları kulak tıkacı takmışçasına ilgisiz, bazıları da şaşkın ama tepkisiz. O anda kafenin sahibi yaklaştı. Yüzünde bir ciddiyet:
“Neden?” dedim. “İnsanlar burada zevk içinde, kahkahalar atıyor, bahis oynuyor oyun oynuyor. Biz ise bir zikir, bir çağrı, Filistin için bir destek bir aidiyetin sesini yükselttik.” Tepkisi netti:
O an aklıma Celaleddin Harzemşah'ın Bağdat halifesine yazdığı o mektup geldi. Dedim ki: “Hatırlıyor musun? Halife, Selçuklu’ya ve dönemin Bağdat halifesine mektup yazmıştı. ‘Gelin yardım edin birlik olalım, düşman kapıda’ demişti. Selçuklu ve Bağdat halifesi bu çağrıya ilgisiz kaldı. Moğol Harzem’i yakıp yıktı, sonra yönününü Bağdat'a çevirdi. Hülagü, halifeyi atının kuyruğuna bağladı. Bağdat caddelerinde halifenin başını taşlara çarpa çarpa dolaştırdı ve şehit etti. Onun ardından Harzemşah yönünü Konya'ya Selçuklu'ya çevirdi, Konya’ya girdi, sarayı yaktı yıktı. Harzemşah mektubun son satırında şunu yazmıştı: ‘Bugün gelirseniz birlik oluruz Moğolu birlikte püskürtürüz, eğer gelmezseniz bu gün bize yarın size’ demişti. Geldiler mi? Gelmediler.
Eğer birlik olmazsak; Adam hâlâ aynı şeyi söylüyordu: Yanımda tanıdıklarım vardı, hesap istedik. Bir masayla birlikte kalktık. O sırada başka bir masadan biri arkamızdan seslendi: Dedim ki: “Bir daha bu mekâna adım atmayız.” Diğer masa da benzer tepki verdi. Gözlerinde öfke değil, hayal kırıklığı vardı. Yalnız olmadığımızı fark ettik ama birlik olamadığımızı da...
Bu olay, benim için bir kırılma anıydı. Bugün orada o ses yükselmedi ama kalpte bir ses yankılandı: “Bugün ses vermezsek, yarın kimse bizim için ses vermeyecek.”
|
||
|
||
Etiketler: TEKBİRİN, SESSİZ, ÇIĞLIĞI!, |
|
||
|